Erdoğan Cumhurbaşkanı, Gül Başbakan!..

“Yüksek mevkiler, her eşyayı büyülten bazı camlar gibidir. Bu mevkilerde bütün kusurlar olduklarından daha büyük görünür.” (Fenelon)

Erdoğan Cumhurbaşkanı, Gül Başbakan!..

Bütün siyasi partiler, siyasetten etkilenen bütün kurum ve kuruluşlar mahalli seçim neticelerini değerlendirmeye devam ederlerken… Türkiye gündemi Cumhurbaşkanlığı seçimlerine odaklanmış durumda. 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün 7 yıllık görev süresi 28 Ağustos’ta doluyor. 28 Haziran Cumhurbaşkanlığı adaylık başvurusu için son tarih. 10 Ağustos’ta ilk tur, 24 Ağustos’ta ikinci tur seçimleri yapılacak. Bu,  cumhurun başkanını seçeceği ilk seçim… İlk turda geçerli reylerin salt çoğunluğunu yani  %51’ini alan Cumhurbaşkanı seçilecek. İlk turda çoğunluk sağlanamazsa, en çok rey almış iki adayın katılacağı ikinci turda geçerli reylerin çoğunu alan aday Cumhurbaşkanı seçilecek. Cumhurbaşkanı Adayı kim olacak? Esas soru; Erdoğan mı, Gül mü aday? Tayyip Erdoğan ve Abdullah Gül arasında, bazı kesimlerin kurgu ve tahriklerine rağmen zannedildiği gibi herhangi bir tartışma, sürtüşme olmaz. Erdoğan Ak Parti gurubunun en güçlü ve tek adayıdır! Ak Parti Meclis Gurubunda ve il teşkilatlarında Erdoğan’ın adaylığına hayır diyecek çıkmaz. 7 yıl öncesine göre Erdoğan bugün daha avantajlı durumdadır. Mahalli seçim sonuçları Erdoğan’a muhalefet edeceklerin elini zayıflatmıştır. Sayın Gül, 7 yıllık hizmet döneminde fevkalade başarılı bir performans sergilemiştir. Ancak Erdoğan’ın adaylığı üzerinde geniş mutabakatın görüldüğü bir ortamda Gül’ün adaylığını açıklayabileceğine ihtimal vermiyorum. 7 yıl önce herkesin Cumhurbaşkanlığına kendisinin aday olduğunu açıklayacağını beklediği bir anda Erdoğan nasıl ki “kardeşim Abdullah Gül Cumhurbaşkanı adayımızdır” jestini yapmıştır… Bugün de Gül’ün “kardeşim Erdoğan’ın aday olduğu bir yerde, aday olmayı düşünmüyorum, kardeşime başarılar dilerim” jestini yapacağını tahmin ediyorum. Başbakanlığı Erdoğan’a devreden Gül, bu defa Cumhurbaşkanlığı koltuğunu devredecek… Türk siyaset tarihi örnek bir harekete daha şahitlik edecek. Erdoğan bugüne kadar Cumhurbaşkanlığı hayalini hiç gizlemedi, aksine her vesileyle açıkça deklare etmeye çalıştı… Hatta Ak Parti’nin 4. Olağan Büyük Kongresinde de bunu açıkça ilan etti. 07.10.2012 tarihli “Cumhurbaşkanı Erdoğan” başlıklı yazımızda bu hususa dikkat çekmiştik: “Başbakan ERDOĞAN’ın, son dönem Genel Başkanlık vazifesinden sonra “partimin vereceği sorumlulukları yüklenerek, o alanlarda görev ifa edeceğim. İnşallah farklı görevler, farklı unvanlar altında, yine beraber olacağız, yine partimizin, yine milletimizin hizmetinde olacağız” sözlerinden; açıkça Cumhurbaşkanlığı adaylığına işareti anlaşılmıyor mu?!  İnce bir üslup; “vazife istenmez, verilir!” prensibine, dava ehline yakışır bir vurgu! : “Benim talebim olmaz, ama partimin yetkilileri vazife tevdi ederlerse de hayır demem!” Keza, “Partim beni nerede vazifelendirirse oraya gideceğim. Genel Başkanlıktan sonra yine partimin hizmetinde olacağım” sözleriyle de; kendi şahsı üzerinden, 3.dönemini dolduran yol arkadaşlarına dolaylı olarak; “sakın ha, kırgınlık, küskünlük yok! Partimiz size nerede, ne vazife verirse oraya koşun! Vazife verilmezse de kırgınlık göstermeyin!” mesajını verdiğini görüyoruz! Cumhurbaşkanlığı seçimi pek problemli görünmüyor. Esas mes’ele; Erdoğan’dan sonra ne olacağı!.. Ak Parti nasıl olacak? Genel Başkan kim olacak? Başbakan kim olacak? Ak Parti nasıl olacak? Ak Parti’nin genel ve mahalli seçimlerdeki üstün başarısında Erdoğan’ın tek başına katkısı tartışılmıyor. İtiraz edilmeyen bir gerçek; Ak Parti’yi ayakta tutan, halkın Erdoğan sevgisi. Çoğu kesimin merak ettiği, Erdoğan’dan sonra Ak Parti’nin nasıl olacağı; parti dağılır mı, aynı başarısı devam edebilir mi? Erdoğan’ın partinin başından gitmesini isteyenler parti içinden olabileceği gibi Erdoğanlı Ak Parti ile yarışamayan muhalefet partileriyle onun dik duruşlu tavizsiz idaresinde menfaatleri zedelenen kesimler de olacaktır. Belki de bu maksatla Erdoğan’ın Cumhurbaşkanlığı adaylığını bazı muhalefet partileri can-ı gönülden destekleyecektir! Genel Başkan Yardımcılarında önemli değişiklik!.. Erdoğan Cumhurbaşkanlığına giderken, partide önemli bir revizyon yapıyor… Milletvekili olmadığı dönemde dahi Teşkilattan sorumlu Genel Başkan Yardımcılığı vazifesini tevdi ettiği Ekrem Erdem’in yerine Süleyman Soylu’yu getiriyor. Bu, nasıl yorumlanacaktır? Bu değişiklik “Mahalli Seçim öncesinde bazı il ve ilçe teşkilatlarının istifalarının alınmasında zamanlama hatası görülen ve seçim neticelerinin olumsuz neticelenmesine katkısı olduğu düşünülen Erdem’in cezalandırılması” anlamına mı gelir?.. Şayet öyleyse, Ekrem Erdem’i böyle bir muamele yapmaya zorlayanların mükâfatı(!) ne olacaktır? Hayır öyle değil de, yoksa Cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesinde muhafazakâr kesime “Ak Parti’nin Anap ve DP misali bir yapıya bürüneceği” mesajı mı verilmek istenilmektedir? Muhafazakâr kesimin gönlü hoş edilmeye çalışılırken, inşallah Ak Parti’nin mayasını oluşturan manevi değerlere karşı hassasiyeti bilinen kesim küstürülmemiş olur! Başbakan kim olacak? Tayyip Erdoğan’ın Cumhurbaşkanlığında en ideal başbakan; Abdullah Gül’dür. Erdoğan nasıl sıra dışı başbakanlık yapmışsa, Cumhurbaşkanlığının da sıra dışı olacağı tahmin ediliyor. Daha önceki devlet tecrübeleri Cumhurbaşkanlığı tecrübesiyle takviye edilmiş Başbakan Gül ile Sıra dışı Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın idaresindeki bir Türkiye; hem bölgenin, hem İslam âleminin güven ve istikrar unsuru lider ülkesi olacaktır. Abdullah Gül’ün başbakan olabilmesi için milletvekilliği sıfatını kazanıncaya kadar ki geçiş süresinde “Başbakanlığa (parti içinde en az 4-5 ehil isim olmasına rağmen) en uygun isimin; Bülent Arınç” olduğunu düşünüyorum. 28 Haziran’da Erdoğan başbakanlıktan istifa edecek mi? İstifa etmeden aday olması mümkün mü? Başbakanın istifası kabinenin de istifasını gerektirir mi? Böyle bir seçim, yani Başbakanın Cumhurbaşkanlığına aday olacağı seçim; Türkiye’de bir ilk… Haliyle yaşanmış, bilinen bir yol haritası yok. Bugüne kadar bu hususta yazılan ve söylenen bir şey de yok. Muhtemelen Ak Parti ve Hükümetin B ve C planları da hazırlanmış olmalı! Daraltılmış Bölgeli Seçim Sistemi… Bu seçim sisteminin ne olduğu, hangi partiye ve hangi bölgelere neler kazandırdığı ve kaybettirdiğinden ziyade… Daha önce Demokratikleşme Paketi içene konulması planlanan fakat bilahare vazgeçilen bu seçim sistem değişikliğinin, Cumhurbaşkanlığı adaylığına odaklanıldığı bir zamanda gündeme getirilmiş olmasının esas sebebi ne olabilir acaba? Bunu tartışmak lâzım!.. Birilerine mesaj mı verilmek isteniliyor, yoksa kamufle edilmek istenen bir şey mi var? Bu mevzuyu önümüzdeki günlerde değerlendirmeye çalışacağız inşallah.   “İçin ağlasa da kim duyar seni? Kim anlar dışarıdan olup biteni? Leyla'nın yüzünü görenler bilir: Mecnun'un kalbine batan dikeni!” (Şeyh Sadi) Vesselam… 20.04.2014
YORUMLAR
Site İçinde Ara

Haftanın Sözü

“Aslan köpeklere baş olursa, köpeklerin her biri kendi karşısındakine aslan kesilir. Eğer aslanlara köpek baş olursa, o aslanların hepsi köpek olur.” (Yusuf Has Hacip)

Namaz Vakitleri
Giresun Hava Durumu
GİRESUN